Ramazan ayı oruç tutanlar için günlük beslenme rutinlerinin değiştiği ay... Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitim Komisyonu Koordinatörü Dr. Yusuf Başak, Ramazan ayına özel beslenme düzeninde dengeli beslenmenin sürdürülmesi için 2 öğünün tamamlanması ve sahur öğününün atlanmaması gerektiğine dikkat çekti.

Ramazan ayı, oruç tutanlar için günlük beslenme rutinlerinin değiştiği bir ay. Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitim Komisyonu Koordinatörü Dr. Yusuf Başak, Ramazan ayına özel beslenme düzeninde yeterli ve dengeli beslenme için en az 2 öğünün tamamlanması ve sahur öğününün atlanmaması gerektiğine dikkat çekti. Sahura kalkılmaması ya da sahurda sadece su içilmesinin beslenme açısından yeterli olmayacağı ve zararlı olacağını hatırlatan Başak, sahura kalkamamak ya da sahur öğününü atlamanın yaklaşık 14 saat olan açlık süresini 19 saate çıkardığını ve bu sürenin dengeli beslenme için yeterli olmadığını vurguladı.  

Sahurda beslenme

Sahurda zeytin, peynir esmer ekmek, çiğ sebzeler, süt veya yoğurt, meyve veya taze sıkılmış meyve suları, reçel ve komposto türü gıdaların tüketimi önem taşıyor. AHEF Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitim Komisyonu Koordinatörü Dr. Yusuf Başak, kuru baklagil çorbaları, etli veya etsiz sebze yemeği, yoğurt, esmer ekmek ve meyveden oluşan posa içeriği yüksek gıdaları tüketmenin sağlıklı beslenmenin sağlanması adına önemli olduğunu, gün içinde su kaybının önlenmesi için özellikle sahurda sıvı alımına önem verilmesi gerektiğini söyledi.

Ramazan ayında kilo almamak için

Ramazan ayında özellikle iftar yemeklerinde tatlılara, hamur işlerine ağırlık verilmesi, iftar ile sahur arasında bu tür gıdaların sürekli tüketilmesi, iftar sonrası fiziksel aktivitenin az olması kilo alımına yol açıyor. Dr. Başak, Ramazan ayında oruç nedeniyle günde iki öğün olan beslenme şeklinde dengeli beslenmenin ve yeterli su alımının sağlanamaması durumunda metabolizmada fizyolojik değişiklerin ortaya çıktığını, bu nedenle Ramazan ayında her zaman önerildiği gibi yeterli ve dengeli beslenmenin korunması, her besin grubundan bir veya birkaç besin türünün tüketilmesi gerektiğini dile getirdi.

Sıvı tüketimine dikkat!

Ramazan ayında ayrıca sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı artıyor ve metabolizma bu yeni duruma uyum sağlamaya çalışıyor. Sıcaklıkların etkisiyle artan terlemeyle birlikte yeterince sıvı alınmaması su ve mineral kaybına yol açarak, bayılma, bulantı, baş dönmesi gibi sağlık problemlerini ortaya çıkarabiliyor. Dr. Başak, sıvı eksikliğinin olmaması için günde ortalama en az 2-2,5 litre (12-14 su bardağı) su içilmesinin, Ramazan ayında sıvı ihtiyacını da karşılayacak ayran, taze sıkılmış meyve-sebze suları, sade soda vb. sık sık tüketilmesine özen gösterilmesinin önemine dikkat çekti. Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftardan sonra aralıklı ve her seferinde küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmesi, kavrulmuş, kızartılmış ve tütsülenmiş yemeklerden uzak durulması da sağlıklı beslenme adına önem taşıyor.

Sindirim için hareket önemli

AHEF Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitim Komisyonu Koordinatörü Dr. Yusuf Başak, ayrıca Ramazan ayında iftardan 1-2 saat sonra kısa mesafeli yürüyüşler yapmanın sindirime yardımcı olacağını dile getirdi. Yine yemekleri hızlı tüketmemek, yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek tüketmek de sindirimi kolaylaştırıyor. Başak: “İftara peynir, domates, zeytin gibi kahvaltılıklar veya çorba gibi hafif yemeklerle başlayıp 10-15 dakika sonra az yağlı et yemeği, sebze yemeği veya salatayla devam edilmesi yine sindirim için önem taşıyor. Hem enerji veren hem de kan şekerini hızlı bir şekilde yükselten besinler beyaz ekmek, pirinç pilavı, kızarmış patates gibi yiyecekler yerine bulgur pilavı, kepekli ekmek veya kepekli makarna vb. tercih edilmesi sağlıklı beslenme için önemli.” dedi.

Kronik hastalığı olanlar dikkat!

Uzun süre açlık nedeniyle kan şekeri düşmesi, baş ağrısı, üşüme, tansiyon düşüklüğü veya yüksekliği, uyku hali ve kabızlık sık görülebiliyor. Dr. Başak, sağlık açısından risk altında olan ve belli aralıklarla ilaç kullanması gereken diyabet, kalp damar, böbrek, tansiyon hastaları ile gebe ve emzikli kadınların hekimlerine danışmadan oruç tutmamalarını mutlaka hekimleriyle görüşmeleri gerektiğini vurguladı.